Kendimi öldürmek de aklıma gelmiyor değil. Zamanında çok gelmişti ama
son zamanlarda biraz fazla geliyor aklıma. Bir korku var işte. Ölümden değil,
ölemeyip sakat kalmaktan, birilerine muhtaç olmaktan, canıma kıyma cesaretini
gösterdiğim için belasını bulmaktan ve bu belayı muhtaç olmaya mecbur olduğum
insanlarıma çektirecek olmaktan. Annemin üzüleceğinden. "Oğlu gurbete
gitti, sahip çıkmadılar, intihar etti." diye ailemin arkasından
konuşacaklarından. Faydam olmadığı gibi zararımın olacağından korkuyorum.
Dünya beni sevmedi, benim sevmem yetmiyor ona, bütün insanların sevmesini
istiyor ama sadece paragözler seviyor dünyayı, meyvesini satın alabildiği
için... Haricinde bir şey yok. Bugün fark ettim de, yaz aylarını hiç
sevmiyorum. Neden sevmediğimi sorguladım. Yazı seven insanlar, tatil olduğu
için seviyorlar. Ben hiç tatil yapamadığım için sevememişim. Denizin, yazlığın
keyfini çıkaramadığım için. Bu sıcak havada 270 amperde kaynak yaptığım zaman
günde en az 3 litre su içmek zorunda kaldığım için sevememişim. Başka da bir
anlamı yokmuş. Bu nedenle dünyaya yazın gelmesi önemli değilmiş, yazın bana
geldiği önemliymiş. Anladım ki; bana yaz geldiyse, o anda dünyada hangi mevsimin olduğunun
hiçbir önemi yokmuş.
Servet Saygınoğlu – Yaz Bana Gelmiyor
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder