1 Eylül 2012 Cumartesi

Daha Büyümedik


Umut vardı gözlerimizde, parıldıyordu… Karanlığın olması umurumuzda değildi, biraz korkuyorduk ama bizim aydınlığımız yetiyordu yollarımızı aydınlatmaya… Hem bir güç vardı tepemizde, umursamıyorduk. Sorumsuzluk, rahatlık, her isteğimizin ayağımıza kadar gelmesi, bir dediğimizin bir olarak yapılması, reddedilme esnasındaki iki damla gözyaşının isteğimizi kolayca yerine getirmesi, mutluluk, en en en mutluluk…

Büyümek, sigara içmek, sakallarımızın olması, dolmuş şoförlerine özenmemiz, kamyonlara hayranlıkla bakmamız, yakar top oynamamız, ırmakta boğulma korkusuyla yüzmemiz, su üzerinde taş yüzdürmemiz, ilk yemek yapma girişimimiz, ilk kavgamız, ilk hüsranımız…

Biz aslında büyümedik, bedenimizin büyümesine bakarak büyükler gibi davranmaya çalışıyoruz. Bedenimizin büyüdüğünü görenler, yüklerimizi ağırlaştırıyorlar. Bir de bakıyoruz ki kocaman adam olmuşuz, ama o çocukluğumuz daima yerinde duruyor. Bazen sarılıyoruz ona, onun istediği her şeyi yapıyoruz. Keyfini çıkarırcasına, kimselerin görmediği yerlerde, birlerine maskara olmak istemezcesine yaşarız bu çocukluğu… Sevindiririz çocukluğumuzu.

Biz büyümek istemedik, bedenimiz büyüdü, çocukluk olduğu gibi duruyor, onu da sevindirmeyi unutmayalım. Çoğu zaman kimselerin olmadığı yerlerde cebimizden çıkarıp özgür bırakır gibi bırakalım. Onun da sevinmeye ihtiyacı var. Ekmek gibi, su gibi, oyuncak gibi…

Servet SAYGINOĞLU – Daha Büyümedik

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder